(Bu yazıyı okumak sadece 2dakika10saniyenizi alacaktır.)
Beni İnternete At Da Beğensinler
3-2-1 merhaba arkadaşlar, nasılsınız? Size bugün vlogumda, pardon pardon blogumda telefon kullanım çılgınlığımızdan bahsedeceğim. Hem de çok fazla istatistik ve resmi kaynak kullanıp sizi sıkmadan.
Artık bir şeyleri kendimiz için değil, birileri için yapmaya başladık sanki. Ön kameralarımız yokken bir de şöyle çek, bir de böyle çek derken artık kimseye bağlı kalmadan kendi ön kameralarımızla istediğimiz pozları verip anında internete atar olduk. Artık sadece biz değil anneannelerimiz dedelerimiz bile çekilen fotoğrafın içinde olduğunda hadi bunu da internete at da bizi beğensinler der oldu. Bir şeyler yaparken önce çevremizdekilerin eline telefon alıp almadığını kontrol ettik. Eğer telefonları ellerindeyse biz harekete geçmeden önce çekip çekmediklerini sorar ve o ciddiyetle yapar olduk. Bunları sosyal medyaya atıp beğenilere dönüşmesi için başında oturup sürekli yenile tuşuna basmaya başladık.
Sabırsız Mı Olduk Sanki?
Acaba okumaya o kadar meyilli olmayan bizler, bunlara nasıl bu kadar hızlı adapte olduk? Çok kolay oldukları için mi? Bizi tembelleştirdiği için mi tatlı geldi yoksa? Ya da Akdeniz ikliminin verdiği sıcakkanlılık mı dersiniz?
Hayatımızı kolaylaştıran teknolojinin kurbanı olmadan bize sağladıklarından mı yararlansak sadece? Ne güzel de şeyler sağladı aslında bize. Bilgilenmek artık çok kolay. İlgi duyduğumuz hatta duymadığımız alanlarda bile her bilgiye ulaşıp zihnimizi zenginleştirebiliyoruz. Alışveriş deseniz zaten o ayrı bir konu başlığı. Ürünler hakkında detaylı bilgiler alışveriş yapmamızı kolaylaştırıyor.
Birileriyle yarışır gibi sosyal medya odaklı yaşamak mutsuzluk getirebilir. Orası için bir şeyler giyinmek, bütçemizi aşan yerlerde yemek yemek, eğer gelirimiz elvermiyorsa sadece bir süre yapacağımız aktiviteler olarak kalır. Sosyal medyanın ve teknolojinin bizi sürekli hızlandırması artık bizleri sabırsız ve aceleci yaptı. Hızlı değişen şeylere ayak uydurmaktan mı sabırsızız desek, bu teknoloji bizi tembel yaptı mı desek bilmiyorum. Ama sonucunu biliyorum; bir şey okumamızı, birilerini dinlememizi azalttı. Bu yazıyı da buraya kadar okuma sabrı gösteren nadir kişilerdensiniz bence. Yazma sebebim artık şunu yapalım ya da yapmayalım demek için değildi. Sadece bu yazı boyunca bu konuyu beynimizde tartalım diye 7 dakikalık bir farkındalık yazısıydı. Şimdi telefonlarımızı elimize alıp instagramımıza dönebiliriz.
Ne yani instagramı sadece ben kullanmayıp da dünyayı mı kurtaracağım?